4 Ocak 2018 Perşembe

Lady Bird

greta gerwig'in bol ödüllü filmi lady bird
Lady Bird, 2017

Ailesinin verdiği ismi (Christine) reddedip kendisine Lady Bird ismini takan, dini eğitim veren bir lisede okuyan son sınıf öğrencisi üzerine kurulu bir ergenlik hikayesi.

Maddi durumu pek de iyi olmayan ailenin haşarı kızı Christine 'Lady Bird' tüm ergenler gibi ailesiyle sorunlar yaşar. Annesiyle pek anlaşamaz, farklı bir tip olan abisiyle arası yoktur, babası iyidir, hoştur ama onun da pek vasfı yoktur vs. (buraya kadar bize bu filmin neden bu kadar çok övüldüğüne yönelik bir şey vermiyor film.)

Lady Bird elbette aşık olur, fakat o da ne, sevgilisini tuvalette başka bir erkekle yakalar. Son yılların Amerikan filmlerinde bu beklenmedik (ne kadar beklenmedik olduğundan emin değilim) olayla sağolsunlar bizleri aşşırı şaşırtıyorlar. Her neyse, Lady Bird daha havalı birine aşık olur. Bekaretini kaybeder. Tiyatro grubundan ayrılır. Dindar okulunun değer yargılarını aşağılar. Çevresini değiştirmeye başlar. Şişman arkadaşından vazgeçer havalı kızlarla ilişki kurar. Ve yine daha önce hiiiç ama hiç görmediğimiz şekilde hepsinden pişman olur, yanlışını anlar. Ben bu değilim tribine girer. Şişman arkadaşına geri döner, abisiyle arayı düzeltir.

Filmin ana unsurlarından biri Sacramento. Zaten herhangi bir Amerikan filminde eyalet - şehir kıyaslamaları, herhangi bir şehri ezme diğerini yüceltme gibi durumları görmezsek gözlerimiz kanayacak sanırım, sağolsun senaristler - yönetmenler gözlerimizi kanatmıyor.

Noah Baumbach filmlerindeki rolleriyle harika işler çıkaran fakat role fazla giren ve karakteri üzerine yapıştıran Greta Gerwig ilk solo yönetmenlik denemesinde de farklı bir şey sunmuyor sanki. O kadar çıkamamış ki Frances Ha ve Mistress America filmlerindeki rollerden, Lady Bird'ü yazarken de aynı kalıbın içinden yazmış. Allah Noah Baumbach'tan razı olsun, kadın kendini geç de olsa keşfetmiş adamın filmlerinde rol alarak.

Ve final. Gerçekten şu final bir Türk filmden olsa yerden yere vurulur. Yüzüne tükürülür. Gerçi günümüz Türkiye'sinde eleştirilemez de, neyse. Lady Bird üniversiteye gider, sarhoş olur, hastanelik olur. Sonra kiliseye gider ve koroyu dinlerken aslında kilisenin, dinin falan güzel şeyler olduğunu, özünden kopmaması gerektiğini falan anlar. Sacramento'yu, ailesini, özellikle hiç anlaşamadığı annesini özlediğini hisseder ve hemen telefona sarılır. Ailesine onları sevdiğini söylediği bir mesaj bırakır. Şunu bir Türk filminde görsek, karakter yaşadığı dönüşümden sonra camiye gidip "oğlum bunlar sana yakışmıyor, adam ol" triplerine girse, huzur İslam'da minvalinde bir sahne olsa cidden eleştirmenler, sinefiller falan bir tarafıyla gülerler. Ne hikmetse Lady Bird'ün huzur Kilise'de sahnesine pek bir şey denmemiş. Berbat finaliyle, ortalama olan film daha da aşağı çekilmiş. Hayal kırıklığı.

1 yorum:

  1. lütfen sen eleştiri yapma. asıl senin şu yazdığın kıytırık eleştiriye güler "sinefiller".

    YanıtlaSil

Pencere

Haluk Bilginer ve Esra Bilgin Bezen Freud'un bastırılan ve birikmiş duyguların sonunda patlayacağı görüşüyle yola çıkan oyun; bast...